Basına ve Kamuoyuna,
Emek Sineması ve içinde bulunduğu tarihi
yapı kompleksinin, hukuksuz, usulsüz ve etik dışı proje ve yıkım sürecini asla
unutmayacağımızı ve bu konuda vebali bulunan tüm yetkili ve ilgiler hesap
verene dek konunun takipçisi olacağımızı her fırsatta yinelemiştik.
Yaklaşık 5 yıldır hep birlikte,
hukuk, bilim, mesleki etik, koruma kavramları, kamu vicdanı yok sayılarak
gerçekleştirilen hukuksuzluk ve yağma sürecine, başta sanatçılarımız olmak
üzere tüm İstanbul halkının karşı çıkışına, dünyaya örnek gösterilecek
mücadelesine ve çabasına tanık olduk.
Ancak ne yazık ki; tüm bu çabalara
rağmen bir asırdan fazla İstanbul'un kültür yaşamına damgasını vuran ve
yalnızca İstanbul'un değil Türkiye'nin en eski ve görkemli sinema salonlarından
olan Emek Sineması da İstanbul'daki hukuksuzluk ve yağma çılgınlığının araçlarından
olan 5366 sayılı yasanın kurbanları arasına girmiş ve hepimizin gözleri önünde bir tarih, kültür ve hukuk katliamı sonucunda yıkılmıştır.
Bu yıkım, anayasal görevleri anılan
değerleri korumak, kollamak ve geliştirmek olan kamu otoriteleri eliyle;
Anayasa ve uluslar üstü normlara aykırı bir şekilde, bugünlerde örneklerine
çokça rastladığımız yargı üzerindeki siyasi baskılarla gerçekleşmiştir.
Hatırlatmak isteriz; 9. İstanbul İdare
Mahkemesi, 24 Mayıs 2010’da projenin uygulanması halinde, telafisi güç veya
imkânsız zararlar doğurabileceği gerekçesiyle, mekan mahallinde keşif ve
bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra bu konuda yeniden bir karar
verilinceye kadar yürütmenin durdurulmasına oybirliğiyle karar vermişti.
Ancak; aynı Mahkeme 16
Kasım 2011’de; daha önce almış olduğu yürütmeyi durdurma kararını, bilirkişi
raporundaki çoğunluk görüşüne rağmen gerekçesiz bir kararla kaldırarak Emek
Sineması'nın yıkılmasının önü açılmış ve bütün uyarılarımıza rağmen Beyoğlu
Belediyesi tarafından 13 Şubat 2013 tarihinde yargı süreci devam eden bir
projeye yapı ruhsatı verilmiştir.
Böylelikle yargı kararlarının gecikmesi
fırsat bilinerek rant projelerine kurban
edilen Sulukule, Tarlabaşı ve Tekel Likör Fabrikası,Taksim Cumhuriyet
Caddesi,Saray ve Majik sinemaları gibi
kültür ve tarih varlıklarımıza Emek Sineması da eklenmiştir.
Ayrıca bütün bu hukuksuzluklarla da yetinilmemiş, bütün ilgili
ve yetkililerin “Yıkmıyoruz, Söküyoruz”şeklindeki utanmazca yalanları ve polis
şiddeti eşliğinde acımasızca ve barbarca yok edilen Emek Sinemasının proje ve
yıkım sürecinde işlenen suçlar, inşaat aşamasında da pervasızca devam ettirilmiştir.
Ancak bütün bu olumsuz gelişmeler sonucunda, İstanbul Bölge İdaresi Mahkemesinin yürütmenin
durdurulmasına karşı itirazımız üzerine; 19/12/2014 tarihinde oybirliğiyle
almış olduğu, Odamıza 08.01.2015 tarihinde tebliğ edilen yeniden “YÜRÜTMEYİ DURDURMA” kararı ile Emek Sineması yasal
mücadele sürecinde yeni bir sayfa açılmıştır.
İstanbul Bölge İdaresi Mahkemesinin 19/12/2014
tarihinde oybirliğiyle almış olduğu YÜRÜTMEYİ
DURDURMA” kararında;
.”Karar veren İstanbul Bölge İdaresi Mahkemesi
Birinci Kurulunca yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin karara
itiraz incelenerek işin gereği görüşüldü:
…bilirkişi
raporu ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi
sonucunda dava konusu işlemlerde kamu yararı ve hukuka uyarlık bulunmadığı ..
Dava konusu işlemlerin yürütülmesi halinde tarihi ve
kültürel miras olarak nitelendirilmesi söz konusu olan yapılar açısından
telafisi güç, hatta imkansız zararların doğmasına yol açabilecektir.
Açıklanan
nedenlerle, davacının itirazının kabulüne, İstanbul 9. İdare Mahkemesi’nin
20/11/2014 tarih ve E:2014/1825 sayılı
kararın kaldırılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usülü Kanunu’nun 27.
Maddesinde aranan koşullar dava konusu olayda birlikte gerçekleştiğinden, yürütmenin
durdurulmasına, dosyanın mahkemenin
iadesine, 19/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. “ denilmiştir.
Gecikmiş de olsa tüm toplumsal kesimler ile birlikte
sürdürdüğümüz hukuk mücadelesindeki haklılığımızın yeni bir kanıtı olan
yargının bu önemli kararını kamuoyu ile paylaşırken;Konunun tüm ilgililerine, bu
karardan itibaren yargı süreci sonuçlanana kadar dava konusu yapı adasına
yapılacak herhangi bir müdahalenin var olan suç dosyalarına yenilerini
ekleyeceğini önemle hatırlatmak ve sizlerin önünde bir kez daha seslenmek istiyoruz.
·
İstanbul ve Beyoğlu'nun nadir kalmış kamusal
alanlarından olan ve toplum adına korumak ve kollamak için tarafınıza emanet
edilmiş bulunulan ancak kendi siyasi amaç ve rant beklentileriniz uğruna
bakımsızlık ve yıkıma terk ettiğiniz; başta Atatürk Kültür Merkezi olmak üzere bütün
kültür ve tarih varlığı yapılarımızı ve bugün acımadan yıktığınız Emek
Sineması'nı; evrensel koruma ilkelerine uygun olarak onarıp projelendirerek asli
işlevleriyle acilen toplum hizmetine sununuz.
·
Ayrıca Sulukule'de, Tarlabaşı'nda, Ayvansaray’da,
Tekel Likör Fabrikası’nda Saray Sineması’nda, Emek Sineması'nda, Yırca’da ve
benzeri birçok yerde son derece can yakıcı sonuçlarını görmeye başladığımız
mimarlık, kültür, tarih ve hukuk katliamlarına; İstanbul'u İstanbul yapan
tarihi ve kültürel değerlerin meta olarak görülmesine; Kamusal ve kentsel
alanların iktisadi enstrümanlar olarak yerli ve uluslararası sermayenin emrine
sunulması politikalarına derhal son veriniz.
·
Yargılamalar sonucunda kamu yararına ve hukuka
aykırılıkları birer birer ortaya çıkmaya başlayan kentsel doğal ve tarihi yağma
projelerinizin yasadışı ve suç ürünü olan sonuçlarını meşrulaştırmak ve bu uğurda
toplum ve kamu yararı adına görev yapan TMMOB’ye bağlı Odaları susturup
işlevsizleştirmek üzere hazırladığınız hukuk dışı torba yasa tasarılarınızı ve
kararnamelerinizi derhal geri çekiniz.
Emeği ve yıkım sürecini unutacaklar diyenler
yanılıyorlar. Kentimize, emeğimize, mesleğimize, değerlerimize yapılan hiç bir
saldırıyı unutmadık unutmayacağız ve tüm ilgililer kültür tarih ve doğal
varlıklarımıza karşı işlemiş oldukları tüm suçlar için yargı ve kamuoyu önünde
hesap verene kadar mesleki, yasal ve toplumsal mücadelemize devam edeceğiz.
Saygılarımızla…
Mimarlar Odası
İstanbul Büyükkent Şubesi
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/uluc/2016/01/19/beyoglunda-bir-gurur-aniti-emek
YanıtlaSilBekir YILDIRIM
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2016/01/13/eee-nooldii
YanıtlaSilBekir YILDIRIM